Mevlana Türbesi’nin avlusu sabah saatlerinde başka bir sessizliğe bürünür. Güneş daha tam yükselmemişken, taş zeminlerin serinliği ruhu dinlendirir. Genç bir adam, türbenin avlusunda gezerken duvara yaslanmış halde oturan genç bir kadına takıldı gözü. Üzerinde uzun bir trençkot, elinde bir defter vardı. Göz göze geldiler. Kadın hafifçe başını kaldırdı: “Ben Konya Kırgız Escort Sayana. Burada sessizlik konuşur, eğer duymaya açıksan.”
Sayana’nın sesi fısıltı gibiydi ama etkisi derindi. Konya’ya yalnız gelmişti, sessizliğe ihtiyacı olduğunu söyledi. Adamın yanında yavaşça yürümeye başladığında aralarında sözcüklere gerek kalmadan bir iletişim doğmuştu. Onunla olmak, yüksek sesli değil; kalpten anlaşmayı gerektiriyordu. Sayana, Kırgız kültüründen getirdiği denge ve zarafeti her adımına yansıtan biriydi.
Birlikte yürürlerken adam Sayana’nın hayatına dair anlattıklarını dinledi. Yargısızdı, içten konuşuyordu. O sadece bir Konya Kırgız Escort değildi; insanın içini okuyabilen, yavaş ama derin bir bağ kurabilen bir kadındı. Temas başladığında acele yoktu. Onun elleri huzur doluydu, bakışları ise güven verdi.
Geceyi birlikte geçirdiklerinde yaşadıkları şey sadece bir tensel temas değildi. Sayana, onun yalnızca bedenine değil; iç dünyasına da dokunmuştu. Sessizliği paylaştıkça aralarındaki bağ güçlenmişti. Konya’nın dinginliğiyle uyumlu bir geceydi bu.
Sayana ile geçirilen bir gece, dışarıdan sessiz ama içeride yankısı olan bir deneyimdir. Onunla dokunuş, huzura açılan bir kapıdır.